Çanakkale programı kapsamında, Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, ilk olarak Bilim ve Sanat Merkezinde, Tasarım Beceri Atölyeleri Açılışı'nı gerçekleştirdi. Selçuk, bu programın ardından ise burada video konferans yöntemiyle Ezine ilçesine bağlı Geyikli beldesi ve Çan ilçesine bağlı Terzialan beldesindeki Eğitim Yatırımlarının Temel Atma Töreni'ne katıldı.

 

Yapılan bütün eğitim yatırımlarının bir ufuk, mutluluk ve çocuk yatırımı olduğunu söyleyen Bakan Selçuk, Kovid-19 salgını dönemi içinde, uzaktan eğitimi fırsat eşitliğinin de ötesine taşıyarak "fırsat adaleti" kavramıyla hareket etmelerinin bir nedenin olduğunu ifade etti ve ekledi:

"Çünkü herkese eşit davrandığımızda herkese aynı adaleti sağlamış olmuyoruz. O yüzden 'fırsat adaleti' diyoruz. Çocuklarımızın ihtiyaçlarını bireysel olarak doyurmaya, sağlamaya da gayret ediyoruz. Buradaki tüm yatırımlar aslında bugün için ümit verici. Çünkü eğitim temel parametreleri, temel ölçütleri açısından bakıldığında Çanakkale'nin eğitim haritası oldukça iyi bir yerde ve çok daha iyi bir yere gelecek. Çünkü Çanakkale kendisiyle ya da yakınındaki şehirlerle yarışmayacak. Çanakkale, Tokyo'yla, Paris'le, New Jersey'le, New York'la, Ottowa'yla yarışacak." 

 

 

Bakan Ziya Selçuk, açılışı yapılacak atölyeyi çok önemsediğini vurgulayarak konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

"Atölyeleri önemsiyorum. Çünkü atölyeler bir çocuğun yaşam becerisi üzerinden hayatı okuması, hayatın provasını yapması için çok özel yerler. Meslek bilincinin gelişebilmesi, hangi becerilere sahip olduğunu kavraması, neleri yapabildiğini neleri yapamadığı anlaması bakımından çocuklar için müthiş bir laboratuvar. Atölyeler eğer on binlerce, yüz binlerce olursa ki Çanakkale'de de sayısının arttığını görmek beni çok mutlu ediyor, inşallah çok daha büyük, daha büyük atılımlarla bu atölyelerin sayısını çok yukarı sayılara çıkartacağız, hep beraber. Bu atölyelerin sayısı arttığında o zaman emin olun çocukların yüzü çok daha gülecek, çok daha gülümseyecekler, hayat başarıları yükselecek, hayattaki pratikleri yükselecek, öğretmen arkadaşlar buralardan sertifikalar alacaklar, buralarda dersler verecekler. Böylece sadece kağıt, kalem üzerinden bir öğretim çalışması yerine hayat pratiği üzerinden bir eğitim anlayışına doğru evrilmiş olacağız."

 

Eğitimle ilgili yapmaya çalıştıkları her şeyin aslında bir vizyon çalışması olduğuna değinen Selçuk, bugün ilkokula, ortaokula başlayan çocukların 2030'ların, 2040'ların başına doğru iş hayatına atılacağını anlattı.

 

 

Geleceğe bugünden hazırlanılması gerektiğini vurgulayan Selçuk,konuşmasında şunları söyledi:

 

"Onların ihtiyaç duyacakları bütün becerileri kazandırmak için sadece bilmeleri değil, yapabilmelerini sağlamalıyız. Çocukların bir şeyi bilmesi elbette gerekli olabilir ama asıl olan yapabilmektir. Eğer yapabilirlerse o zaman karşılarına hangi problem çıkarsa çıksın uyum sağlama becerileri, uyum sağlama kabiliyetleri çok yüksek olacaktır. İşte atölyelerin getirdiği bu beceri seti bizim öğretmenlerle yapmaya çalıştığımız bu görevin ne kadar yüksek bir görev olduğunu da gösteriyor. Bu salgın döneminde öğretmenlerimizin ortaya koyduğu başarı, gerçekten çok çok büyük fedakârlık, tarihe mal olacak şekilde karşımızda duruyor. Çünkü 100 yılda belki olacak bir salgının tam da ortasında imdada yetişmek, halkın sorunlarına çare olmak, anne-babaları yalnız bırakmamak çok büyük ve ulvi bir vazife. Bu vazifeyi meslektaşlarımla beraber elimizden geldiği kadar iyi şekilde yapmanın da sevinci, mutluluğu içindeyiz. 'İyi bir şekilde' derken kastım aslında uluslararası veriler. OECD verileri, Google verileri, UNESCO verileri... Türkiye'nin uzaktan eğitimde kurduğu televizyon sayısı, yaptığı canlı ders sayısı, tüm dünyada EBA web sitesinin eğitim bakanlıkları arasında birinci olması, bunun gibi çok sayıda somut veri bize öğretmenlerimizin ne kadar büyük bir başarı ortaya koyduklarını gösteriyor."

 

Bakan Selçuk, bir telafi sürecinin olduğunu anımsatarak "Tüm kamu kurum ve kuruluşlarımız, bakanlıklarımız, belediyelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve özel sektör, 'acaba bu önümüzdeki 1,5 yıl içinde telafi sürecine nasıl katkı sağlanabilir?' şeklinde bir soruya da destek oluyorlar. Bunun Türkiye'nin birikimiyle yapılabilecek, halledilebilecek bir iş olduğunu, asla korkmamamız gerektiğini, asla 'kayıp nesil' gibi böyle çok iddialı ve gerçekten bilimsel olarak tutarlı olmayan ifadeler kullanmamak gerektiğini düşünüyorum." diye konuştu.

 

Konuşmanın ardından tasarım beceri atölyelerinin açılışını gerçekleştiren Selçuk, video konferans yöntemiyle Ezine ilçesine bağlı Geyikli beldesi ile Çan ilçesine bağlı Terzialan beldesindeki eğitim yatırımlarının temel atma törenine katıldı.